11 Ekim 2009 Pazar

İstikrarsızlık Ekolü

Dün gece Bosna'nın kazanıp, bizim kaybetmemizin en güzel yanı, bu yalan umutların sona ermesi. Hepimizin bu malum sonun geleceğini biliyorduk, ama gizli gizli kendimizi kandırmaya devam ediyorduk. Artık rüya bitti, Fatih Terim veda etti. Şimdi bazıları olabildiğince saldırıyor, vurdukça vuruyor. Ama çok az insan 2012 ile başlayıp , 2014 2016 2018 2020 ... kupalarının hepsine nasıl gideceğimizi konuşuyor. Zaten bütün mesele burada başlıyor sanırım. Bizim ülkemizde herkes herkesi eleştirir. Chp mesela yıllardır mualefet partisidir, yıllardır Dünya'nın en etkisiz mualefetini yapar, fakat hiç bir çözüm önerisi yoktur. Bizim ülkemizde de , spor medyası sürekli olarak başarısızlıkları ve suçlularını eleştirir ama içlerinden çok azı çıkıp çözüm önerilerinde bulunur. Bugün zaten yapılabilecek en basit şey Fatih Terim'i eleştirmektir.

Hep bir ekol olmamız gerektiğinden bahsedilir, bir oyun kimliği, bir oyun felsefesi. 5 yaşından beri maç izliyorum. İzlediğim maçların büyük bir çoğunluğunu hatırlıyorum. Spikerlerin dediğini hatırlıyorum. Hava toplarına dikkat, duran toplarda zaafımız var, defansın arkasına atılan toplara dikkat etmeliyiz, oyunu kanatlara yaymalıyız, çok fazla pas hatası yapıyoruz, adam paylaşımında sorunlarımız var, bu kilidi açacak bir planımız yok, aman dikkat bu oyunlara gelmeyelim, evet bütün maç üstün oynadık ama çok kişiyle bastırdığımız bir sırada golü kalemizde gördük ....... Bunlar sadece bazıları.

Ben 5 yaşındayken bu cümlelerin hepsini duydum. 10 yaşımda duydum ve şimdi 25 yaşındayım ve hala her maç bu cümlelerin bazılarını duyuyorum. Ama hiç bir maçta bu maç duran toplardan çok tehlike yakaladık tadında cümleler duyamadım. Bu başarısızlık sadece Fatih Terim ve bu milli takımın başarısızlığı değildir, bugünkü başarısızlık sadece 2010'a gidememek de değildir, bugünkü başarısızlık "Sürdürülebilir bir başarı" yakalayamamaktır. Ve eğer biz böyle devam edersek, gene bir gaz 2012'ye gideriz ama 2014 gene hayal olabilir.

Çok ilginç şeyler hissediyorum. Futbolumuzdaki bu istikrarsızlık sadece ve sadece başarı ya da başarısızlıklarda değil, kişisel performanslarımızda da böyle.

Fatih Terim: 1996- 2000 senesinin İmparatoru, 2000 2001 senelerinde İtalya Fatihi, 2005 senesinde İsviçre savaşının kişiliksiz komutanı, Euro 2008'in mucize yaratıcısı ve 2009'un fiyaskosu.

Rüştü: Hem çok komik ve hatalı gollerin, hem de tarihi kurtarışların kalecisi.

Hakan Şükür: Kaçırdığı basit goller ile saç baş yoldurtur, ama bir şekilde tarihimizin en önemli gollerini atmayı başarırdı.

Nihat Kahveci: 2008'de Çek maçının kahramanı, şimdinin istenmeyen adamı.

Semih Şentürk: Son dakika büyücüsü, şimdilerin özgüvensiz forveti.

Tugay Kerimoğlu: Galatasaray'ın şımarık çocuğu , İngiltere'nin beyefendisi.

Mustafa Denizli: 2009 Mayıs ayının 2 kupalı kurt kocası, şimdilerde istenmeyen adam.

Bunlar sadece bir çırpıda klavyemden çıkan isimler. İsteyen herkes bu listeyi istediği kadar uzatabilir.

Bu ülkede futbola eğer birileri zihinsel olarak, sistem olarak bir şeyler katacaksa, onlardan küçük bir ricam olacak. Lütfen bu sefer günü kurtarcak hamleler yapmayın. Bu sefer yapacağınız iş, devletin yolları döktüğü asfalt gibi her sene yeniden yapılmak zorunda olmasın. Lütfen artık bir sistem kuralım. Her ay üzerine bir tuğla koyalım. Adım adım , sakin sakin ilerlesin bir şeyler. A milli takımımız da , ümit milli takımımız da aynı taktiği, aynı sistemi oynasın mesela. Mesela artık bizde gene "Halef - Selef " ilişkisine başlayalım. Bir teknik adam gidince yerine 100 isim yazılmasın, isim bir önceki yardımcı hoca olsun. Nasıl Derwall koltuğu Mustafa Denizli'ye bıraktı, Piontek Terim'e, artık bundan sonraki hoca da kime bırakcağını bilsin koltuğu.

Fatih Terim'e bir çok sebepten ötürü ben de kızgınım ama en çok kendi egosunu yenip, şu teknik heyetin birisine el vermediği için, kendisinin hayatında çok önemli bir yeri olan usta çırak ilişkisini, başkasıyla yaşamadığı için kızgınım.

Umarım bir kez olsun, uzun vadeli ve sağlam planlama ile başlarız yeni döneme. Sevgiler Saygılar

Maradona

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder