14 Mayıs 2010 Cuma

Biletix, Taraftar Kart ve Çile

Memleketimizde maça gitmek zor iş. Hele öğrenci bir insansanız ve sezon başı kombine parasını doğal olarak denkleştiremiyorsanız işiniz vahim. Siz endüstriyel futbolun dışladığı pislikten başkası değilsiniz. Paranız yok ve sevdiğiniz takımın bir maçına gidebilmek için bütün acıyı çekmeniz gerekiyor. Ülkemizde asgari ücret, net 576,57 lira. Türkiye nüfusunun yüzde doksanı 3 büyük takım taraftarı diyelim ve aynı yüzde 90 insan yoksulluk sınırının altında. Ülkemizde asgari ücret ile yaşamaya çalışan birisinin kombine kart alması mümkün değil. Peki bu oyun kimin için oynanıyor? Parası olup, sezonluk bir kart bedelini verebilen insanlar için mi? Düşünsenize bir öğrenci bir maça gidebilmek için, okul yemekhanesine bir ayda ödediği parayı ödemek zorunda.

Neyse şimdi bütün bunları bir adım ileriye taşıyalım. Bir şekilde bir maça gidecek parayı cebimize koyduk. Sonrasında insanın hayatına daha garip mecburiyetler giriyor. Galatasaray maçlarına öncelikli bilet alabilmek için, Galatasaray Bonus kart alman lazım. Bunun yerine bir taraftar kart olsa ben ona razıyım. Kredi kartı almak zorunda olmak, bu sistemin götümüzden içeri tamamiyle girip, bir iki tur atması demek. Fenerbahçe'nin taraftar kartı var. Şartları nedir bilmiyorum. Gene endüstriyel futbolun bir ürünü ama en azından "takım kredi kartına" göre daha şirin bir şey. Beşiktaş'ın ise eğer yanılmıyorsam henüz böyle bir olayı yok. Bu arada taraftar karta şirin diyorum ama kötünün iyisi olarak. Yoksa bir takımı seviyorsun, sevgini ispatlamak için para veriyorsun. Yani bu bir yerde, çok sevdiğin kız arkadaşınla buluştuğun zaman, sevgilim çok güzel bir gündü, al şu 20 lirayı cebine koy demek gibi birşey.

Bütün bu vecibelerimizi yerine getiriyoruz ve sıra o bileti almaya geliyor. İşte burada devreye sistemin en işlemez unsuru olan Biletix giriyor. Biletix'in Merter Şubesi ve Cevahir şubesi, karaborsa biletin İstanbul'daki kalesi. Ha kusura bakmayın karşı tarafta da vardır belki, ben Avrupa yakası insanı olduğum için bilmiyorum. Bu iki şubede sıraya girip bilet almak, benim bu yaştan sonra lisans alıp futbolcu olmam kadar zor. Sürekli birileri önünüze geçer, siz ne oluyor dediğiniz zaman, dayak yersiniz ve siz sezonluk bilet parasına sahip olmadığınız için bu kimsenin umrunda değildir.

Biletix'in karaborsacı olmayan şubelerinde ise, işler sürekli yavaş işler. Bilet almak için sabah 4 5 6 gibi sıraya girersin. Şansın varsa bilet alırsın. Bu şirketin internet sitesi vardır. O siteyi kullanıp derbi maça bilet almış birisini tanımıyorum henüz. Telefonu ise meşgul çalmayı çok sever.

Peki niçin, kimse bu konunun üzerine gitmez? Karaborsacılar ile işbirliği yaptığı hiç bir yerden görülmez. Gazeteye, televizyona haber olmaz. Bilet izdihamı denir geçilir. Kimse orada dönen pislikleri yazmaz, kimse sitenin çöktüğünü konuşmaz. Bunun bence 2 ana sebebi var, siz daha fazla da bulabilirsiniz.

1- Biletix'e gidip bilet alacak insanlar endüstriyel futbolun fakir adamlarıdır ve hiç bir sistemde fakir insanlar umursanmaz.

2- Bütün medya mensupları biletlere başka şekilde ulaşır. Birisi de gidip Biletix'den bilet almaz eşine dostuna. O yüzden bilmiyorlardır.

Ha bir de kimse alınıp darılmasın (darılan da darılsın valla) "etkili ve takip edilen" bloglar sponsorlar ile bilet buldukları için, bu konu umurlarında değildir. Yoksa Star spikerleri için sayfalar yazan insanlar, 2 satır da insanların bilet alırken neler yaşamak zorunda olduğunu yazardı.

Sevgiler Saygılar

Maradona

1 yorum:

  1. Süper yazı olmuş bir sosyal medyanın gücünü gösterelim yayayılm şu yazıyı belki biletix elemanları sana ulaşır derdini ve bir çok kişini olan bu derdi çözerler.

    YanıtlaSil