14 Haziran 2010 Pazartesi

Dünya Kupası (Aklımda Kalanlar)

Vuvuzela... Hani mahalleye gecenin ortasında çöp arabası gelir ya, televizyonun sesini açmak zorunda kalırsınız. İşte bendeki etkisi bu. Futbolu bu kadar öldüren bir şey olamaz. Ne bir tezahürat var ne bir tepki duyulabiliyor. Tribünleri Almanlr doldurmş da ne olmuş? Bir Almanca tezahürat mı duyabildik? Bir İngiliz şarkı mı duyabildik? Gol kaçıyor tepki duyamıyoruz. Gol oluyor sevinç bağırışları duyamıyoruz.

Vuvuzela istemiyorum arkadaşım. Afrika kültürünü koruyalım derken futbol kültürü ölüyor. Bence futbolcuların iyi oynayamamasının altında da bu vuvuzela faktörü var az da olsa. Normal liglerde bu ses sadece deplasman takımını korkutmak için çıkarılır. Burada herkes deplasmanda gibi. Umarım yasaklanır.

Gelelim maçlara. Genelde sıkıcı geçiyor maçlar. İlk maçı izleyemedim ama sanırım güzel geçmiş. İngiltere maçını izledim. Kadro tercihlerini anlayamadım. Sahada en azından bir Defoe görmek isterdim. Yine de İngiltere'nin futbolu beni sevindirdi. "Futbol bizim oyunumuz ulan" diyorlardı sanki Amerikalılara. Çok hırslılar. Bu hırs devam ettiği sürece iyi futbol izlettirmeye devam edeceklerdir.

Fransa her zamanki gibi bir hayal kırıklılığıyla başladı. Anelka'dan tek forvet yaratamazsın. Govou ile o takım 3 puan alamaz. Hele Toulalan insanının Dünya Kupası'nda ne işi var bilemedim.

Arjantin'i izleyemedim ama ileri 3'lüsüyle her maçta saldıracaklardır. Ben de iyi bir Arjantin izleri umarım.

Dün Almanya'yı izledim. En rahat ve en iyi futbolu onlar oynadı. Şut çekmeyi bilen tecrübeli forvetleri var. Kadronun geri kalanı tecrübesiz ama yine da ileriye güzel mesajlar verdiler.

Ghana maçı ve Ömer Üründül diyorum başka da bir şey demiyorum. Tüm maç boyunca "Yahu Gana bütün pasları harcıyor." Yahu sahaya inip seviniyorlar şaşılacak şey doğrusu" diyip durdu.

Neyse efenim izlenimlerim böyle. Almanya yenince biz de biraz sevinmiş sayıldık. Herkese iyi kupalar. Oynanan oyunlar da turlar ilerledikçe güzelleşir diye umuyorum.

Marquinhos

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder