Favorilerin hüsranıyla biten 3 maç oldu dün. Almanya ile başlayalım. Herkesin sürpriz takım olarak nitelendirdiği Sırbistan Almanya'yı yendi. İlk maça göre sahada ne yaptığını bilen ve organize olmuş bir Sırbistan vardı. Subotic'in defansta Vidic'in partneri olmasıyla birlikte müdafa daha sağlam duruyordu. Yıllarını İnter'e vermiş Stankovic bu ikilinin önünde başarılı bir performans sergiledi. Maç boyu Mesut'a yakın oynayan Stankovic, Mesut'un etkinliğini geçen maça göre azalttı. Azalttı derken yanlış anlaşılmasın. Mesut gene o akıl dolu paslarıyla bizi mest etti. Ama maç boyu rahatsız edildi, baskı gördü. Mesut'a baskı uygulayan diğer bir oyuncu da Podolski'ydi. Klose'nin gereksiz sarı kartlarla oyundan atılmasından sonra sol açıklıktan yarım forvetliğe terfi eden Podolski, kaçırılmayacak ne kadar pozisyon varsa hepsini harcadı. Yetmezmiş gibi penaltıyı da gole çeviremeyerek Almanlar'ı içten bitirdi.
Podolski'ye bu görevinde yardımcı olan başka bir Badstuber'di. İlk maçta rakibinde organize olamamasından olacak ki, Almanya Ligi'nde gösterdiği performansın çok üzerine çıktı. Ama dün gerçek kimliğine kavuştu ve akıl almaz hatalar yaptı. Takım Almanya'nın dünya kupalarındaki en geç kadrosuymuş. Buna yönelik eleştiriler varmış Almanya'da. Tabii ki eleştirenler Alman futbolunu benden daha iyi bilen insanlar, ama bence özellikle Ballack'sızlık Almanya'nın başına gelen en güzel şey. Oyunu yavaşlatıyordu, her top ayağına değiyordu, serbest vuruşların kullanılması saatler sürüyordu. Belki saha içi liderliğinin eksikliği var diye düşünülebilinir, ama ben bir taraftar olarak bu Almanya'yı bütün kusurlarına rağmen daha çok seviyorum.
İngiltere - Cezayir
Aslında turnuvanın en sevilesi takımlarından birisi Cezayir. Amaçları sadece seslerini futbol aracılığı ile biraz daha yükseltmek olan takımlardan. Güçlerinin yettiği ölçüde iyi futbol oynamaya çalışıyorlar. Karşılarında ise futbolun beşiği İngiltere vardı dün. Ama zaman zaman futbol dersini veren taraf Ceyazir oluyordu. Belki biraz daha güçlü kadroları olsa İngiltere'ye unutulmaz bir hatıra hediye edeceklerdi. Cezayirli futbolcuları tebrik edip, İngiltere'ye geçiyorum.
İngiltere milli takımı, kağıt üzerinde en iyi kadrolardan birisine sahip. Lampard ve Gerrard'ın bir arada oynadığı bir takım. Önlerinde ise Rooney ve Heskey. O beğenilmeyen Heskey bile milli forma ile elinden geleni yapıyor. Heskey'e golcüden çok takımı için bir şeyler yapmaya çalışan tamamlayıcı forvet gözüyle bakarsanız belki daha az küfür edersiniz. En zayıf haklası kaleci olan İngiltere'nin kadrosunda gene kağıt üzerinde eksik bir tarafı yok. Tek eksiklik takım olamaması. Anladığım şu, başarı için önemli olan bir şey, milli takıma biraz kulüp takımı havası katabilmek. Bunu başaran takımları, taktikleri ne olursa olsun daha başarılı oluyor. Atıyorum, hedefleri küçük olan takımlar gruptan çıkmayı başarıyor, büyük olan takımlar ise final oynuyor. Turnuvanın ismi büyük takımları içinde Fransa ve İngiltere bu görüntüye en uzak iki takım. Ve sanırım birkaç sözü Capello hakediyor artık.
İlk maçın günahı olmaz diyip, sustum biraz. (allahım konuşsam sanki ipleyen olacak) Bu takımın bu forvet oyuncuları ile 4 4 2 oynaması mümkün değil. Takımın kadrosundaki en iyi forvet oyuncusu Rooney, genelde kanat destekli bir 4 5 1 içinde oynamaya alışmış. Berbatov oyuna sonradan girdiğinde de uyumları sayesinde etkin olabilen birisi. Rooney'nin hala milli forvetlerden biriyle bu uyumu yakalayamadığı düşünülünce, takımı tek forvet çıkarmak oldukça işlevsel olur bence. Orta alanda ise 1 2 2 yahut, 4 1'e dönmesi lazım artık. Gerrard ve Lampard takım listesinde süper durmalarına rağmen, arkalarına onların yeteneklerini ön plana çıkarmasına yardım edecek bir furbol hammalı konulmalı bence. Ya Gerrad forvet arkası düşünülmeli ve 4 1 oynanmalı, yahut bir DM ve önlerinde Gerrard ve Lampard olmalı. Joe Cole ise mındar edilmemeli. Lennon, Milner ve Wright Phillips, Premier Lig'in iyi ve süratli kanat oyuncuları. Fakat hiçbirisinin oyun zekası Cole kadar fazla değil.
Bakalım bugün maçlarda neler olacak.
Aş Bütün Duvarları
-
Dingin bir cumartesi geçirmek istiyorum. Dün alerji ilacımı aldım.
Hapşırmadan, rahat nefes alarak sabah saatlerinde havuz keyfi yapabilirim.
Socrates ...
8 yıl önce
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder