31 Mayıs 2009 Pazar

Sir Mustafa Denizli



Sezonu bitirdik ve en sonunda her şeyin net olduğu bir yazı yazabiliyorum. Beşiktaş kendi göbeğini kendisi kesti ve Denizlispor maçını kazanıp şampiyon oldu. 100. yıldaki şampiyonluktan beri bekliyordu Beşiktaş bunu. Bu sezona baktığımızda en çok hakeden 2 takımdan birisiydi Beşiktaş. Ama Mustafa Denizli faktörü ağır bastı ve bütün rakiplerini geriden gelip geçmeyi bildi Beşiktaş. Tabi burada Sinan Engin ve Ertuğrul Sağlam'ın da hakkını yememek lazım. Bu hafta içinde yavaş yavaş daha ayrıntılı incelemeler yapacağız takımlarla ilgili ama burada bir iki kilit nokta söylemezsem olmayacak. Bir hoca değişikliği ve devre arasında yapılan iki transfer ancak ve ancak bu kadar etkili olabilir. Bunun ötesinde bir takımın 10 numarasının sakatlanması ancak bu kadar faydalı olabilir. Delgado gitti dertler bitti diye manşet atardım ucuz bir spor gazetesinin başında olsam. Şampiyonluk ile ilgili son bir şey demek istiyorum. Geçen haftalarda Manchester United şampiyon olunca soyunma odasından görüntüler yayınlandı ve hiç bir yönetici yoktu soyunma odasında. Tamam aramızda onca fark varken kafayı buna mı taktın diyeceksiniz ama evet taktım. Sakın yanlış anlaşılmasın seneye başka takımın yöneticileri soyunma odasına girer ise onlar için de aynı şeyleri söylerim. Neyse efendim gerçekten Beşiktaş'ı bu şampiyonluklarından dolayı tebrik ediyorum canı gönülden. Bence Türk futbolunun bu şampiyonluğa şiddetle ihtiyacı vardı. Galatasaray ve Fenerbahçe oturup düşünsünler yaptıkları yanlışları. Gelelim diğer maçlara yavaş yavaş. Bu sezonun tembel kardeşleri Galatasaray ve Fenerbahçe gider ayak ağzımıza birer parmak bal çaldılar. Galatasaray hem sezon içindeki intikamını almak için, hem de Avrupa'yı garantilemek için çıktı sahaya. Geçen haftaki güzel oyunun devamı geldi ve Arda maçı kazanmak istedi. Bu sezon Arda çok yıprandı, umarım güzel bir tatil dönemi geçirir seneye sadece oynadığı güzel futbol ile konuşuruz. Ayrıca Bülent Korkmaz görevi bıraktı. Bu konuda söyleyecek çok sözüm var. Sivasspor'da ise Bülent Hoca'nın çıkardığı takımı ve oynattığı futbolu son hafta için anlamak mümkün değil. Ama gene de Sivasspor adım adım büyüyor. Ligdeki ikincilikleri nereden bakarsanız bakın çok büyük başarıdır. Hataları olmuştur , onlar da yakında söylenecek zaten. Diğer bir maç ise Trabzonspor ile Fenerbahçe arasında oynandı. Fenerbahçe bir ön eleme turu az oynamak için çıktı sahaya, Trabzonspor ise Şampiyonlar Ligi için. Maçı izlemediğim için çok ahkam kesemeyeceğim ama bence iki takım da hakettiğini alarak kapattılar sezonu.

İyisiyle kötüsüyle bir sezonu kapattık. Bu sezon benim hatırladıklarım içinde en temiz sezonlardan birisi. Öyle ki her takım kendi kaderini kazanamadığı maçlarla kendisi belirledi. Galatasaray ve Fenerbahçe sistemli olarak puan kaybetti bütün sezon ama Sivasspor, Trabzonspor ve Beşiktaş arasından bir takım şampiyon olabilirdi. En az puan kaybeden takım şampiyonluğa ulaştı. Aşağıda ise son düşen Konya oldu. Bu düşüş bize gösterdi ki alt sıralardaki takımların birbirleriyle oynadıkları maçlar onların kaderini asıl belli eden maçlar. Seneye bizi daha güzel ve çekişmeli bir lig bekliyor sanırım. Bursaspor , Gaziantep ve Kayseri de bu seneki takımlara eklenince seneye rekabet ve mücadele olarak güzel bir ligimiz olacak sanırım


Not: Bu hafta içiyle birlikte takımları ayrı ayrı değerlendireceğiz ve dilimiz döndüğünce belli reçeteler vereceğiz.


Maradona

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder