5 Aralık 2009 Cumartesi

Yok

Takımda ileriye oynayabilen bir ortasaha yok. Yedekte var ama sahada yok. Kanatlar yok. Topuz kanadı Gökhan'a bırakmış durumda. Sol kanattan da orta yok. Arada ileriye top geliyor. Karşılayacak forvet yok. Güvendiğimiz Semih formsuz, yorgun, kırgın.

Ortadan gelemiyorsun, kanattan gelemiyorsun ama müdahale için gol yemeyi bekliyorsun. Yani kenarda hoca da yok.

Müdahale ediliyor takıma en sonunda. Sol kanada adam alınıyor. Bu sefer de sağ kanat yok. Çift forvetli bir Alex'li 2 ortasahalı ama sağ kanatsız garip bir diziliş ile oyunu çevirmeye çalışıyor hoca. Dönmüyor tabii ki.

Takım 4 5 haftadır yorulunca saldırmaya başlıyor. Saldırıp yorulacağına, ancak geri düşünce saldırmayı akıl ediyor ve takım çoktan yorulmuş oluyor. Tam ceza sahasına ortalar gelmeye başlıyor, forvetlerin zıplayacak hali yok. Bir Lugano zıplıyor.

Selçuk Şahin'i yeniden görmek Daum'un Fenerbahçe'yi ne kadar ciddiye aldığını yine gösterdi bizlere. Gerçekten o da bu akşamın kahramanlarındandı!

Disiplin deseniz o da yerlerde. Kazım ve Önder haberleri bir garip. Bu işin sonu ne olur bilmiyorum. Göreceğiz. Ama bu kadar hatanın üst üste gelmesi, bu kadar yanlışın ard arda yapılması bazı şeylerin sonunu getirecektir. Daum kendi kendisini göndermeye çalışıyor sanki.

Bir de şu var ki, o kadar para verdiğim Lig Tv'de haftada iki, bilemediniz üç maç izliyorum. Hepsinde toplasanız 4 5 tane organize atak görürsünüz. Es Es seyircisi olmasa bu akşam da çekilmezdi. Harikalar.

Bu hafta ilginç gelişmeler olacaktır takımda, benden söylemesi.

Not: Twente gibi takımların Fenerbahçe'yi değil rakiplerini izlemesini tavsiye ederim. O zaman Fener'i yenmenin ne kadar kolay olduğunu görebilirler.

Marquinhos

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder