Çeyrek final maçlarının oynandığı haftalar vize tarihlerime denk geldiğinden o güzel maçları tam izleyememiştim. Sadece özetlerle yetinmek zorunda kaldım. Bu gün dilimizde bütün gün bu maç vardı arkadaşlarla. Herkesin bildiği üzere Barcelona bu sene gol yağdırıyor genelde rakiplerine. Chelsea ise Hiddink'in gelişiyle birlikle daha iyi futbol oynuyor. Ayrıca geçtiğimiz yıllarda iki takım arasında oynanan efsane maçlardan sonra bu eşleşme bence ülkeler arası derbi olabilir. (gene uçuyorum sanırım) Maça gelirsek, golsüz pozisyonsun bir maçtı. İlk yarıda Drogba, ikinci yarıda ise Eto'o atsa belki biraz daha farklı bir maç izleyebilirdik. Ben maçtan ziyade bizim takımlarımızın bazı farklarına değinmek istiyorum ki belki ozaman uçmadan daha mantıklı yerlerde görebiliriz kendimizi. Chelsea sanırım alan savunması ve bireysel savunmanın karışımının en güzel örneklerini verdi bize bu aşkam. Buna karşılık ise Barcelona sabırla hucuma çıkma ve boş adam arama konulu güzel bir belgesel hazırlamış. Sezon başından beri neredeyse ilk kez karşılarında bu kadar sağlam bir takım buldular. Kaybettikleri maçlarda bile daha fazla pozisyona girmişlerdi. Ayrıcatakımlarımız da böyle ikili Xavi ve İniesta için ayrı bir parantez açmak istiyorum. İkiside ayrı ayrı çok başarılı ve yetenekli oyuncular bunu tartışmaya ya da söylemeye bile gerek yok. Ama bence bunların gerek milli takımdaki gerek ise Barcelona'daki başarılarının en büyük sırrı 5 sezondur yan yana oynamaları. Bence bizimkiler de ısrarcı olmalı. (Deniz Barış,Selçuk Şahin gibi kişilerden oluşan ikililer değil tabi ) Çünkü saha içinde yanındaki arkadaşının ne düşündüğünü bilmek büyük bir avantaj. Diğer bir değinmek istediğim nokta ise yapılan değişiklikler ve oyuncuların tepkisi. Buna dikkat çekmemde sanırım özellikle bir Galatasaraylı olarak Lincoln ve son haftaki Baros olayının ve Türkiye liginde bunlara benzer sorunların sıklıkla yaşanması. Barcelona Eto'o ve Henry'i çıkardı oyundan Chelsea ise Lampard'ı (Marquez ve Ballack değişiklikleri sakatlığa bağlı olduğundan bu örneğin kapsamı dışında kalıyor) 3 futbolcunun da suratlarında bir asıklık gözüküyor ama hiç birinde bizim ligimizde olduğu gibi abartı hareketler yok. Son olarak Bojan ve Gerrad Pique. Bizde takımlarımız ve teknik adamlar hele ki böyle maçlarda, bu yaştaki oyuncuları oyuncuları oynatabiliyorlar mı ya da oyuna alabiliyorlar mı? Fenerbahçede İlhan Parlak, Gökhan Emreciksin neden hiç ya da çok az denenir? Diğer takımlarımızda Arda'yı ya da Mustafa Denizli'nin şans verdiği gençleri saymazsak büyüklerimiz bu kadar beceriksiz bu konuda. Ersun Yanal bir sezon boyu Barış Memiş'i neden hazırlayamadı ya da genç Semih neden Hamburg maçında forma giyemedi. Hadi hepsini gençtim Fenerbahçe'nin Semih'i neden hala genç Semih? Sanırım daha çok yol var önümüzde almamız gereken. İnşallah iyi çalışırız dersimize.
Maradona
Maradona
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder