8 Eylül 2009 Salı

Türkiye - Litvanya


Cuma akşamı sohbet ediyorduk, futbol bitti konu basketbola geldi. Dün de yazdığım gibi bir iki senedir eskisi gibi takip etmiyordum, ama Berhan diye bir arkadaşım var o takibe devam etmiş. Ben de maçlar başlıyor diye, pazar günü ve dün takımı yakın takibe aldım. İlk dikkatimi çeken herkes gibi Kaya Peker ve Mehmet Okur'un alınmaması oldu. Hadi tamam biz Memo ile Tanjevic'in çekişmesine alıştık, ama Kaya niye girmez takıma. Yürüyen bir duvar kendileri. Sanırım şunu unutuyor Tanjevic. Tamam bir ara Memo ve Hidayet şımarmıştı , takım oyunu oynamayı unutmuşlardı, ama ikisi de çok olgunlaştı. Böyle bir gerçek varken ortada bu mantıksız tercihleri anlamak zor. Düşünsenize Fatih Terim gidip, Arda Turan ve Tuncay'ı almıyor Milli Takım'a. Neyse efendim bu ufak ön girişten sonra maça geçelim.


Ben umutsuzdum, hele Efes Cup'ı izledikten sonra ve Tanjevic'in "Kerem Gönlüm olmadığı için kaybettik" tadındaki açıklamasından sonra Litvanya da bizi yener diyordum. Hoca takımına açıkçası güvenmiyordu. Ama dün takım saha içinde insiyatif aldı eline. Her zaman Hocalar takımı sırtlayacak diye bir şey yok, zaman zaman oyuncular da hocalarını sırtlıyorlar. Futbol yazilari gibi oturup ayrıntılı ayrıntılı yorumlara girmek boyumuzu aşar sanırım :) , ama maçı kazanmamızın önemli noktalarına temas etmek lazım.


1 İlk yarıda hücum yükünü Ersan ve Hido taşıdı. İkinci yarıda ise set hücumlarını daha iyi uyguladık. Ender'in maçta dakika almasıyla içeri penetreleri ile daha etkili olduk. Açıkcası zaman zaman boyalı alanda zorluk yaşadık. Bunda Semih'in performansının etkisi vardı. Allahtan Oğuz Savaş oynadığı dakikalarda hem ofansta hemde defansta sağlam durdu. İri uzun eksiğimizi Oğuz kapattı bu maçta.


2 Kerem Tunçeri'yi kimileri sevmez beğenmez, evet zaman zaman akıl almaz tercihler yapar, panik olur bocalar, ama Kerem kariyerinin kaymağını yiyor resmen. Engin Aksüt ise sakatlanana kadar çok iyi oynadı. Gelelim Ender'e. Alper Yılmaz , Ender için çok yetenekli ama çalışmayı sevmiyor diyordu. Ender gerçekten fundemantel olarak takımın tartışmasız en iyisi.


3 Takımın genç oyuncuları çok büyük özveri ile inanılmaz oynuyorlar. Hido , Ender ,Ersan ve Kerem gibi abiler ise ritmi hiç bozmuyorlar. Takım oyuncusu olan Hido, zaman zaman takımı sırtlıyor, zaman zaman takım onu sırtlıyor.


4 Defansta gene iyiydik. Özellikle Litvanya'yı dış atışlara zorladık. Onlar zaman zaman el üzerinden ya da uzak mesafeden attılar. O atışlar olmasa çok daha erken koparırdık maçı. Gene de zaman zaman müdafada ikili değişmeleri yapamıyoruz, ve zaman zaman çok basit sayılar veriyoruz. Öte yandan defansta Litvanya gibi bir takıma hızlı hücum şansını neredeyse hiç vermedik. Ofansta ise, bence maksimum doğru tercihler ile oynadık. Bunu hem takım hem de bireysel olarak söylüyorum. Potaya yönelince zorlanan Ersan, dışarı çıkmayı bildi. Zorlama atış az seviyede kullandık.


Yani uzun lafın kısası, kimse kusura bakmasın ama Tanjevic'e rağman maçı kazandık. Rağmen diyorum çünkü, garajdaki Ferrari'yi bırakıp yola, Opel ile çıktı kendisi. Allahtan Opel güzel araba :) . Ne olur yanlış anlaşılması sahada oynayan bütün gençlerin iyi oynadığının ve geleceğimiz olduğunun farkındayım ama Kaya ve Memo'dan bir tanesi en azından olmalıydı.
Maradona

3 yorum:

  1. Rakibin adı Litvanya olmasın sakın?

    YanıtlaSil
  2. haklısın haklısın :) kusura bakmayınız , kafalar karışık, yapılmaz böyle hata, daha dikkatli olacaz

    YanıtlaSil
  3. semih gözünü seveyim artık yapcaksan yap o patlamayı 3-4 sene önce ne oynuyorsan hala aynısını oynuyorsun.Arada bir iki maç güzel oynayacaksın diye o formayı sana vermiyorlar.
    Saygılar.

    YanıtlaSil