19 Ağustos 2009 Çarşamba

Ankaragücü ve Ankaraspor Birleşme!


"http://www.ankaragucu.org.tr/tr/icerik/1-Tarihce.html" adresi Ankaragücü'nün resmi sitesinde tarihçesini anlatan kısmın linki. Üşenmeyip bir okuyun isterseniz, yok olmadı can alıcı noktaları şurada kısaca aktarayım size.
"Ziyaretleri sırasında fabrika müdür ve yetkililerinden bilgi alan Büyük Önder MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'e istirahatleri sırasında mevsim meyvelerinden iri taneli Ankara'nın ünlü misket üzümü ile kavun ikram edilmişti. Büyük Önder bu ikramdan çok hoşnut kalmıştı. Kendisinin yaptığı tanımlamada "Üzüm Glikoz bakımından en zengin meyve türüdür. Kişiye güç ve kuvvet verir ve değişik türleri vardır. En önemlisi Ankara'da bolca yetişen iri taneli lacivert renkli misket üzümüdür. Misketin lacivert rengi güç ve kuvvet simgesidir. Kavun kabakgiller familyasındandır. Güzel kokulu, tatlı ve sıvı bir meyve türüdür. Sarı, yeşil ve pembeye kaçan renkli çeşidi vardır. Sarı renk, hırs ve başarının simgesidir. Kişi başarı sonrası bundan büyük gurur duyar.

TİCİ'nin boykot kararı sonrası yapılan toplantıda İbrahim SOMÇELİK de bulunuyordu. Renk arayışı sırasında birden bu olay aklına gelmiş ve SARI - LACİVERT renkleri ortaya atmıştı. Bu renkler toplantıda oybirliği ile kabul edildi.
SARI : KAZANMA HIRSI ve BAŞARI.
LACİVERT : KUVVET ve GÜÇ
BİZ ANKARAGÜÇLÜYÜZ
Bu slogan bizim simgemiz olmuştu. Sarı - Lacivert renkler aynı zamanda MKE Kurumu'nun da simgesidir. "

ANKARAGÜCÜ ADI NEREDEN GELİYOR?

Kulübümüzün bu tarihi kongresinde isim babaları çoğalmıştı. Milli takımımızın eski kaptanlarından Alaaddin BAYDAR ve kardeşi futbol federasyonu kurucu üyelerinden Nasuhi Esat BAYDAR başta olmak üzere Marangoz Fabrikası Müdürü Hüseyin Yakup ÇEKE, Rüştü PASİNLER, Mühendis Cevdet AROYMAK ve İstanbul’daki ilk kurucu üyelerimizden Kerim FİL’den oluşan bir isim komisyonu kuruldu.
İsim konusunda gelen teklifler “Mustafa Kemal, Kuvay-i Milliye ve Kurtuluş Savaşı” fikir sempozyumunu taşıyordu.
Çankaya Güneşi,
Dikmen Yıldızı,
Zafer,
Kurtuluş,
İmalat-ı Harbiye Gücü.
Ağırlık kazanan teklifler arasında yer alıyordu.
Çankaya Güneşi, Mustafa Kemal’di.
Dikmen Yıldızı, devrin ünlü yazarlarından Aka Gündüz’ün Mustafa Kemal ve Kurtuluş Savaşı’nı anlatan o devrin çok okunan bir esertan o devrin çok okunan bir Zafer ve Kurtuluş isimleri Kurtuluş savaşı ve büyük zafer ile ilgili idi.
Ahmet BAYDAR, Kerim Fil’e dönerek “Biliyorsun, İmalat-ı Harbiye adını kullanmamız mıntıka tarafından yasaklandı. Peki bu İmalat-ı Harbiye’nin gücünü, Kurtuluş Savaşının karargahı olan Ankara’nın gücü ile birleştiremez miyiz? Ne dersiniz?” diye sordu. Komisyon üyeleri ayağa kalkmış, ANKARAGÜCÜ adına alkış tutuyorlardı.
Bütün bunlar bir saat içinde olup bitmişti. Heyet kongre salonuna dönerek, üç kelimeden ibaret olan raporu okudu.
“YENİ ADIMIZ ANKAR’NIN GÜCÜ’DÜR”. Kongre üyeleri heyetin kararında küçük bir değişiklik yaptılar ve yeni adımız “ANKARAGÜCÜ”dür. "

"RENKLERİMİZ ATATÜRK'ün ANISIDIR."

Kusura bakmayın alıntılar biraz uzun oldu ama çok önemli olduğu için koymak gereksinimi duydum. Gelin bu birleşmeye 2 açıdan bakalım. İlk olarak olaya sadece futbol merkezli , bakalım. Lig başlayalı 2 hafta oluyor, Ankaraspor 4 puan aldı, Antalyaspor 3 Gençlerbirliği ise 2 puan kaybetti Ankaraspor karşısında. Diyelim ki birleşme oldu ve Ankaraspor kendi kaderine terk edildi. Doğal olarak moralsizleşen takım küme düşecek, rakipkeri puan alacak. Burada ilk haksızlık Antalya ve Gençlerbirliği'ne yapılmış olacak. Ayrıca birleşmeden sonra Ankaragücü desteklenecek, ama belki işler planlandığı gibi olmayacak. Ankaragücü gene kümede kalma mücadelesi verse, ve Ankaraspor'dan 6 puan alsa ne olacak? Bütün lige ayıp olmayacak mı? Şimdi olayın futbol kısmını geçelim, ve diğer boyutuna gelelim. Ankara'da bir sürrealist Melih Gökçe, son sanat eseri olarak iki takımı birleştirmek istiyor. Hangi takımları? 100 senelik tarihi olan, renkleri Atatürk'ten miras ,çılgın bir taraftar grubuna sahip bir takım ile, geçmişi olmayan, onursal başkanı Melih Gökçek olan ne olduğu belli olmayan iki takımı birleştirmek istiyor.Hatta Ankaragücü İşçi takımıdır, Ankaraspor siyaset takımıdır. Siyaset bugüne kadar İşçiyi ezmekten başka ne yaptı da, şimdi farklı davransın. Daha geçen hafta siyaset futbola bu kadar bulaşmasın demiştik, şimdi ise siyaset içimize girdi! Cemal Aydın ve Cengiz Topel nasıl insanlar ki Atatürk'ün mirasını bu Melih Gökçek şerefsizine peşkeş çekiyorlar? Bu ülkenin 100 yıllık bir takımını Melih Gökçek gibi, ismi yolsuzluklara bulaşmış, Atatürk düşmanı bir adama...bu kadar mı kolay ya? Bu takımın kurucuları bu ülkeyi kurtarmak için silah yapmış , Cemal Aydın ve Cengiz Topel kim ki 100 yıllık bir tarihi es geçiyorlar. Ve son sözüm buradan taraftara. Ankaragücü taraftarı, kendisinin çok büyük taraftar olduğunu söyler, ki zaten öyledir. İyi ya da kötü takım üzerinde etkilidir, deplasmanda takımını yalnız bırakmaz, cefakardır vefakardır. Bu birleşmeyi durdursa durdursa onlar durdurur. Serkan Ankaraspor'a imza atacak diye yapmadığınız kalmadı, şimdi eğer gerçekten Ankaragüçlü iseniz ve Ankaragücü'nün tarihini biliyorsanız, bu tarihe sahip çıkmak için Ankara'yı Melih Gökçek'e dar edin. Hiç bir şey yapamıyorsanız, gidin yeni takım kurun, amatör kümeden başlayın, ama onurunuza şerefinize, bu ülkenin değerlerine ve Atatürk'e sahip çıkın.

Not: Genelde ne siyaseti bu kadar sokarız bloga, ne de hiddetli ve bu kadar sert yazarız. Ama olaylar ve durum o kadar çarpık, okadar ahlaksızca ki, sinirlernmemek , kahrolmamak elde değil dostlar. Bu iki takım birleşirse siyaset hiç olmadığı kadar olacak bu ligde ve işlerin tadı kaçacak.


Maradona

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder