22 Ağustos 2009 Cumartesi

Haftasonu Süper Lig

Gençlerbirliği - Beşiktaş

Gençlerbirliği ilk iki maçında , Kayseri ve Ankaraspor ile berabere kaldı. Sezon başı, Hacettepe ile kadroları değiştiler, sonra sayısal olarak çok genişleyen kadroyu azaltmak için satışlar başladı. Öte yandan takımın eksiklerini gidermek için de , bir kaç takviye yaptılar. Açıkcası benim görüşüm, hala tam bir takım olamadılar. Atak sıkıntısı çekiyorlar. Müdafaları nispeten daha iyi. Ama böyle maçların önemi ve havası , çok klasik olacak ama farklı olur. Sezon başı bir süpriz yapmak için sahaya çıkacakalardır. Beşiktaş'ta ise işler biraz garip. Sezona iyi başlayamadılar. Aslında bir beraberlik ve bir galibiyet bakınca ilk iki hafta için kabul edilir bir sonuç ama gol yollarında etkili olamıyorlar. Taktikte küçük bir sıkıntı çekiyorlar. Buna bir de yabancı sınırı sorunu ekleniyor. Gerçi Beşiktaş tercihini sezon başında yaparak, iki stoper ve iki ortasahayı yani 4 oyuncusunu yabancı seçti. Geriye 2 oyuncu kalıyor. Tello,Bobo ve Holosko. Belki bu durumda Mustafa Denizli'nin sahaya istediği kadroyu sürmesini zorlaştırıyor. Ama kimsenin suçu değil, transfer politikasında bir yanlışlık var. Nihat transferi dışında hiç bir transfer sonucunda yabancı oyuncunun yerine yerli bir alternatif yaratamamışlardı. Şimdi İbrahim Kaş ile bu yanlış, en azından bir nebze giderildi. İbrahim Kaş doğru isim midir göreceğiz ama en azından defansta yerli stoper seçeneği oluştu.

Bursaspor - Ankaragücü

Geçen hafta Eskişehir maçının 3 4 dakikalık bir özetini izledim. Tabiki özetlere bakıp yorum yapmak çok doğru değil. Ama gördüğümüz kadarı ile zevkli ve adına yakışır bir maç olmuş. Maçtan önce güzel bir dostluk havası hakimken, maç öncesi ve sonrası bir grup alkollü taraftar bu dostluğua gölge düşürecek işler yapmışlar. Umarım bir an önce 6 16 26 dostluğu eski havasına döner. Neyse efendim, Bursaspor Ankaragücü'nden daha organize bir takım. Sercan'ın kafası biraz karışmış olabilir. Defans ise Eskişehir maçında biraz kötüydü. Ankaragücü ise ,kadrosunu yeni toparlıyor. Vassel büyük isim , hatta geçen hafta gol de attı , ama tek oyuncu ile takım olunmuyor. Maç bence ortasahada biter. Bir yanda Ceyhun Vassel ve arkadaşları, diğer taraftan ise tam bir takım diyeceğimiz Bursaspor. Bakalım bu iki dost takımın maçında gülen kim olacak.

İstanbul BŞB - Eskişehirspor

Şu İstanbul BŞB maçlarını ulaşım açısından daha sorunsuz bir yerde oynasa , tak gidilecek maç aslında .Ama 11de o stattan şehre nasıl dönülür? İstanbul BB, geçen haftaki Kasımpaşa galibiyetinden sonra, bu maçı da almak isteyecek. Bu sene tam ihtiyaçlara yönelik transfeler yaptılar. Ayrıca sezon başı olmasına rağmen, İbrahim Akın çok formda. Dikine gidebilen, adam eksiltebilen, ama Sinan Engin yüzünden İstanbul BŞB ye sıkışıp kalmış bir oyuncu. Eskişehir ise , ligdeki ikinci sezonunda bu sene düşme potasından uzak durmaya çalışıyor. Youla çok formda, Burak çok istekli, Ümit Karan ise isabetsiz golcü. Yahu canım adam kendini ne hallere koydu. Eskişehir'in çok dirençli bir ortasahası var. Bence maç beraberlik kokuyor , ama iki takımın da ibreyi kendine çevirecek ayakları var.

Galatasaray - Kayserispor

Talin maçının sonunda değinmiştik bu maça biraz. Dün Tolunay Kafkas da demiş benzerini, ilk kez organize bir ekiple oynayacaklar diye. Kayserispor gitsin Seria A'ya , valla düşmez kümeye. Ama gol atma konusunda da bir o kadar beceriksizler. Daha doğrusu etkin atak kuramıyorlar. 2 sene önce Gökhan ve arkasında Topuz varken bu işler rahattı. Ayrıca çok ciddi bir şekilde oyunu rakip alana yıkabiliyorlardı. Artık öyle oynamaları zor. Bir de düşündüm de, Gökhan'dan gelen parayı da çarçur ettiler. 2 senedir ne verim aldıkaları bir forvet transferi yaptılar, ne de ortasahayı ileri çıkaracak bir isim aldılar. Maçı zaten oynandıktan sonra uzun uzun inceleyeceğiz, ama şimdiden merak ediyorum, kaç gol atacağız, Kayseri kaç atak yapacak, biz bir Avrupa maçından sonra ilk kez bu denli bir ciddi ekibe nasıl oynayacağız? Bu hafta kimler rotasyonda ne şekilde yer değiştirecek, ve Uğur oynayacak mı? Ayrıca eğer Galatasaray 3 4 farklı bir galibiyet alırsa, Kayseri'de işler biraz karışır.

Manisaspor - Trabzonspor

İki sorunlu ekibin karşılaşması. Sezer ile ilgili yazacaktım, atladım konuyu. Valla ben çok isterdim Galatasaray'a gelmesini. Güzel yerli bir yedek ve geleceğe dönük bir yatırım olurdu, ama biraz zorlama biraz da transferin imkansızlığından Manisaspor için oynamaya başlayacak. Manisaspor için çok önemli bir oyuncu Sezer. Manisa'yı Bursa maçı özetlerinde dikkatle izledim, defansları çok pozisyon veriyor, ortasaha ise dirençsiz gibi. Taraftar ile yönetimin arası sorunlu, anlayacağınız biraz sancılı bir dönemden geçiyorlar. Kendi evlerinde bir Trabzonspor galibiyeti ise moralleri toparlar. Trabzonspor ise hafta içi hepimizi üzdü. Maçı izleyemedim, ama okuduklarım ve dinlediklerimden anladığım kadarı ile Trabzonspor maçı kazanacak oyunu sergilememiş. Yarın Manisa maçı da Galatasaray maçı ile çakışıyor , ama bu sefer maçın geniş özetini izleyeceğim. Şu ana kadar iki Trabzonspor gördük. Birisi Sivas maçında, alan daraltan, sahaya iyi dağılan, paslaşan Trabzonspor, diğeri ise Diyarbakır ve Touluse maçlarındaki , dağınık, hırssız ve disiplinsiz Trabzonspor. İki Trabzonspor'un da ortak noktası Umut Bulut. Trabzonspor eğer maçlarını kazanmak istiyorsa ,iyi oynamak zorunda. Eğer Umut değil, daha becerikli ve oyunu rakip alana yıkmaya uygun bir forvetleri olsa Trabzonspor kötü oynadığı maçlardan da puan alabilecek bir ekip olurdu. Taraftar Fatih Tekke konusuna takılıp kaldı. Ama takınılmayacak gibi değil, bunda Hüseyin'in de gidişiyle saha içinde lider olabilecek bir Trabzonlu'nun kalmamasıylada ilgisi var. En basitinden Egemen'in oynadığı kol bastı ile Tekke'nin oynayacağı kol bastı arasında dağlar kadar fark var. Buradan söz verip kendimi bağlamak istemem ama bir araştırma yazacağım sanırım Trabzon ile ilgili eğer gerekli bilgileri bulabilirsem internette.

Gaziantepspor - Ankaraspor

Ankarasporlu futbolcuların ruh hallerini merak ediyorum. Birleşme ya da daha doğrusu top yekün Ankaragücü'nün desteklenmesi fikir nasıl ektiliyor acaba oyuncuları. Antep için ise bence bu maçı kazanmaları gerek. Yoksa Cuciero hakkında ciddi soru işaretleri oluşacak bende.

Antalyaspor - Kasımpaşa

Antalyaspor evinde ilk hafta talihsiz bir şekilde , Ankaraspor'a yenildi. Geçen hafta da Beşiktaş'a iyi direndiler ama sonunu getiremediler. Ben bu hafta Mehmet Özdilek ve öğrencilerine güveniyorum. İki takım da zor durumdalar, ama birisinin artık lige başlaması lazım ve bu taraftar desteği ile Antalya olur.

Diyarbakırspor - Fenerbahçe

Fener'de işler iyi gidiyor. Diyarbakır da sezona çok çok iyi başladı. Yeni aldıkları isimler özellikle Mendoza çok iyi çıktı. Devamı gelecek mi göreceğiz. Fener için sezonun en ciddi deplasmanlarından biri olacak. Belki ilk kez puan alamayacaklar ama bu maçta göreceğiz işi ciddiye alıyorlar mı almıyorlar mı. Alex eksik. Yerine Semih oynayacak. Çift forvetle 4 4 2 oynayacak Fener uzun zaman sonra. Daha atak taraf olacak Fener. Bilica ve Lugano yanyana nasıl bir görüntü verecekler bunu da göreceğiz. Arkaya atılan toplarda Diyarbakır çok pozisyon bulurdu eğer maç geçen hafta oynansaydı ama artık Lugano ile biraz daha güçlendi defans. Çok iyi bir maç olacağı kesin bence.

Maradona

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder